Menopoz

Menopoz, yumurtalıklarınızın yumurta üretmeyi (yumurtlama) bırakması ve adet dönemlerinizin sona ermesidir. Genellikle 45 ila 55 yaşları arasında meydana gelir. Ülkemizde ortalama menopoz yaşı 46-47 yaşlarındadır.
Menopoza girdiğinizi anlayabilir misiniz?
Kadınların çoğunda menopoz aniden olmaz. Çoğu kadın, adetler tamamen durmadan önce birkaç yıllık sürede adet döngüsünde ve miktarında değişiklikler yaşar. Ayrıca bu süre zarfında birçok kadında menopoz belirtileri de görülür. Bunlar vücuttaki azalan östrojen seviyelerinden kaynaklanan sıcak basmaları, gece terlemeleri, ruh hali değişiklikleri, uyku problemleri ve vajinal kuruluk gibi belirtilerdir. Yani, 45 yaş veya üzerindeyseniz, 12 aydır adet olmadıysanız, menopoza girmiş olma ihtimaliniz yüksektir. Ayrıca, özellikle sıcak basması veya vajinal kuruluk gibi menopoz belirtileriniz varsa, bunu doğrulamak için muayene olabilirsiniz.
Rahim ameliyatı (histerektomi) olduysanız ve rahiminiz yoksa, ama yumurtalıklarınız varsa, yumurtalıklarınız yumurta üretmeyi bıraktığında menopoza girersiniz. Ancak, adet döneminiz olmadığı için bunun ne zaman olduğunu anlayamazsınız. Bu durumda menopoz belirtileri başladığında muayene olarak, hormon tahlilleri ve ultrason muayenesi ile menopoza girip girmediğiniz anlaşılacaktır.
Menopozda yaşanılan yaygın belirtiler nelerdir?
Menopozun yaygın belirtileri şunları içerir:
- Sıcak basmaları: Sıcak basmaları, menopozun en yaygın belirtisidir ve kadınların yüzde 60-80'ini etkiler. Tipik olarak göğsün üst kısmında ve yüzde ani bir sıcaklık hissi olarak başlarlar, daha sonra tüm vücuda yayılır. İki-dört dakika kadar sürer. Sıcak basması sırasında terleme ve sonrasında titreme hissedilir. Bazı kadınlar, sıcak basması sırasında anksiyete (kaygı) veya kalp çarpıntısı hissi yaşarlar. Sıcak basmaları her gün bir veya iki kez veya gündüz ve gece saat başına bir kez meydana gelebilir. Genellikle son adet döneminizden çok önce başlar. Sıcak basmalarına neyin sebep olduğu net olarak bilinmemektedir. Çoğu kadın, yaklaşık dört yıl boyunca (ortalama olarak) ateş basmalarına devam eder.
- Gece terlemeleri: Sıcak basmaları, geceleri gündüze göre daha yaygındır. Uyku sırasında meydana geldiklerinde buna "gece terlemeleri" denir. Gece terlemeleri, sizi uykudan uyandırabilir ve her gece bir veya daha fazla kez olabilir. Sık sık uyanmak, iyi bir gece uykusu almayı zorlaştırabilir. Kesilen uykunun bir sonucu olarak, birçok kadın yorgunluk, sinirlilik, konsantrasyon sorunu ve ruh hali değişiklikleri gibi başka sorunlar yaşar.
- Uyku sorunları: Menopoza geçiş sırasında bazı kadınlar, gece terlemeleri olmasa bile uykuya dalmakta veya uykuda kalmakta zorlanmaya başlar. Uyku sorunları, ertesi gün kendinizi yorgun ve huzursuz hissetmenize neden olabilir.
- Vajinal kuruluk: Vücuttaki östrojen seviyeleri menopoz öncesi ve sırasında azaldığından vajina ve üretra (idrarı mesaneden vücudun dışına taşıyan tüp) içindeki dokular incelip kuruyabilir. Bu, cinsel ilişki sırasında rahatsızlık, kaşıntı veya ağrıya neden olabilir.
- Depresyon: Menopoz geçişi sırasında birçok kadın, üzüntü, konsantrasyon güçlüğü, normal aktivitelere ilgisiz hissetme ve çok fazla uyumak veya uykuda kalmakta güçlük çekmek gibi ruh hali ile ilgili sorunlar yaşarlar. Geçmişte depresyon öyküsü olan kadınlar, menopoz geçişi sırasında bir nüksetme fark edebilir. Geçmeyen herhangi bir depresyon veya hüzün belirtiniz varsa, mutlaka doktorunuza baş vurmalısınız.
Ne zaman doktora başvurmalısınız?
- Adet dönemleriniz arası eskisine nazaran daha uzunsa (örneğin, her dört yerine her beş altı haftada bir adet oluyorsanız)
- Eskisinden daha az gün süren kanamalarınız varsa
- Bir veya daha fazla adet dönemini atlıyorsanız
- Sıcak basması gibi menopoz belirtilerini fark etmeye başladıysanız
- Anormal kanamalarınız varsa (Üç haftada bir veya daha sık vajinal kanama, aşırı, ağır âdet kanaması gibi)
- Menopoz dönemini geçirdiyseniz (yani bir yıldır adet görmediyseniz) ve vajinal kanama (sadece bir kan lekesi olsa bile) oluştuysa muhakkak doktorunuza başvurmalısınız.
Menopoz döneminde korunmanız gerekir mi?
Doğurganlık doğal olarak yaşla birlikte azalır ve çoğu kadının 45 yaşından sonra hamile kalma olasılığı daha düşük olmakla birlikte imkânsız değildir. Bu dönemde istemeyerek hamile kalabilirsiniz. Hamile kalmak istemiyorsanız, özellikle de aylık adet görüyorsanız ve cinsel olarak aktifseniz, doğum kontrolünü kullanmaya devam etmeniz önemlidir. Menopoza girdiğinizden emin olana kadar (yani, son adetinizin üzerinden 12 ay veya daha uzun bir süre geçtiğinden), bir doğum kontrolü yöntemi kullanmaya devam etmelisiniz. Menopoza girdiğinizde, yani, son adetinizin üzerinden 12 ay veya daha uzun bir süre geçtiğinde hamile kalamazsınız.
Hap, enjeksiyon, vajinal halka gibi hormonal bir doğum kontrol yöntemi kullanıyorsanız, ne zaman bırakmanız gerektiğini öğrenmek için doktorunuza başvurmalısınız. Çünkü, hormonal doğum kontrol yöntemleri adet döngüsünü etkilediğinden, menopozun ne zaman gerçekleştiğini anlamak zorlaşmaktadır. Perimenopoz sırasında düşük hormonal doğum kontrol hapları genellikle güvenlidir. Ancak, sigara içiyorsanız, bu dönemde doğum kontrol hapı almamalısınız.
Perimenopoz sırasında hormonal doğum kontrolünü bırakmak istiyorsanız, hormonal olmayan bir yönteme (prezervatif ve / veya spermisit gibi) geçebilirsiniz. 45 yaşın üzerindeyseniz, hormonal olmayan bir doğum kontrol yöntemi kullanıyorsanız ve 12 aydır adet döneminiz yoksa, doğum kontrolünü kullanmayı tamamen bırakabilirsiniz.
Eğer rahim içi cihazınız (RİA) hormonlu spiral ise yine ne zaman menopoza girdiğinizi anlayamayabilirsiniz. Çünkü hormonlu spiraller menopoza girmediğiniz halde adet dönemlerinizi kesebilir. Bu nedenle doktorunuzla görüşüp bu spirali çıkarmak gerekir.
Menopoz tedavisi gerekli midir?
Menopoz, bir kadının hayatının normal bir parçasıdır. Menopoz belirtileriniz, kendi başınıza baş edebilecek kadar hafif ise tedaviye ihtiyacınız yoktur. Ancak daha şiddetli veya rahatsız edici belirtiler için etkili tedavi seçenekleri mevcuttur. Bu tedaviler hormonal ve hormonal olmayan tedavileri içerir.
Vajinal kuruluk için ne yapılmalıdır?
Düşük doz vajinal östrojen tedavisi, vajinal kuruluk veya cinsel ilişki sırasında ağrı çekiyorsanız çok etkili bir tedavi yöntemidir. Bu, menopoz sırasında uzun yıllar devam edebileceği bir tedavidir çünkü kan dolaşımına çok az miktarda geçer. Bu düşük doz östrojenin meme kanseri, kalp krizi veya felç riskini artırdığı düşünülmemektedir. Yine de hormon tedavisi almak istemiyorsanız, hormon içermeyen vajinal nemlendiriciler ve ilişki sırasında vajinal kayganlaştırıcı jeller kullanabilirsiniz.
POSTMENOPOZAL KANAMA
Menopozdan sonra oluşan vajinal kanamalardır ve araştırılması gerekir. Çünkü çok az vakada da olsa ciddi bir şeyin göstergesi olabilir.
Vakaların yaklaşık %90'ında menopoz sonrası kanamanın belirli bir nedeni bulunmayacaktır. Ciddi bir sorun olup olmadığı ancak incelemelerle tespit edilecektir. Çoğu zaman, menopoz sonrası kanama şunlardan kaynaklanır:
- Vajinanızın iç tabakasının iltihaplanması ve incelmesi (atrofik vajinit olarak adlandırılır)
- Rahim iç duvarının incelmesi
- Genellikle kanserli olmayan serviks veya uterustaki lezyonlar (polipler olarak adlandırılır)
- Genellikle hormon replasman tedavisi (HRT) nedeniyle kalınlaşmış endometrium (endometriyal hiperplazi olarak adlandırılır)
- Rahim ağzı veya rahimde anormallikler.
Bunlar genellikle ciddi sorunlar değildir ve nispeten kolay bir şekilde tedavi edilebilir.
- Menopoz sonrası kanamaların yaklaşık yüzde 10'u rahim ağzı veya rahim kanseriyle bağlantılıdır ve bu nedenle araştırılması çok önemlidir.
Kanama sebebini belirlemek için neler yapılır?
Öncelikle doktorunuz birtakım testler ve tetkikler yapmalıdır:
- Rahim ağzınızı, rahminizi, endometriyumunuzu ve yumurtalıklarınızı araştırmak için pelvisinizin ultrasonu. Karın üzerinden veya vajina içinden uygulanarak yapılabilir.
- Endometriyumunuzdan bir örnek veya biyopsi almak ve test etmek için bir pipelle testi. Bu, anestezi olmadan, günlük bir klinikte, rahminize (vajinanız yoluyla) yerleştirilen ve küçük bir hücre örneğini nazikçe emen ince bir tüp (veya pipelle) ile yapılabilir.
- Rahim ağzınızın, rahminizin ve endometriumunuzun fotoğraflarını çekmek için histeroskopi. Endometriumunuzdan bir örnek veya biyopsi de test için alınabilir. Histeroskopi, vajinanız yoluyla rahminize uzun, dar bir alet (histeroskop adı verilir) yerleştirmeyi içerir. Lokal veya genel anestezi altında yapılabilir.
- Endometriyumunuzun bir kısmını kazımak ve test etmek için bir dilatasyon ve küret (D&C) gerekebilir. Bu işlem genel anestezi altında yapılır.
Kanamaya neyin sebep olduğuna bağlı olarak hangi tedaviyi uygulanacağına karar verilir:
- Atrofik vajinit ve endometriyumun incelmesi genellikle östrojen hormonu gibi çalışan ilaçlarla tedavi edilir. Bunlar tablet, vajinal jel veya kremler, cilt bantları veya vajinanızın içine yerleştirilen ve ilacı yavaşça salan yumuşak esnek bir halka şeklinde olabilir.
- Polipler genellikle ameliyatla çıkarılır. Boyutlarına ve yerlerine bağlı olarak, lokal anestezi kullanılarak günlük bir klinikte çıkarılabilir veya genel anestezi almak için hastaneye gitmeniz gerekebilir.
- Endometriumun kalınlaşması genellikle progesteron hormonu gibi etki eden ilaçlarla ve/veya kalınlaşmayı gidermek için cerrahi müdahale ile tedavi edilir.
- Eğer biyopsi sonucu kanser gelirse tedavi geniş cerrahi operasyonlardır.